Antik Karya Güzeli Euromos

Antik Karya Güzeli Euromos

Karya Bölgesi’nin Antik Kentleri’nden Euromos, Bafa gölü ile Milas arasında, Milas’a 12 km uzaklıktadır. Kentin gizemli tapınağının sütunları karayolundan geçerken zeytin ağaçları arasından size göz kırpar.

Yoldaki tabelayı takip ederek zahmetsizce ulaşabileceğiniz ender antik kentlerden biri olan Euromos, ilk olarak MÖ 5. yüzyılda Hyromos-Kyromos adı ile kayıtlarda geçmektedir. Kentin adının, eski Hellen ağzındaki son çarpıtılma aşamasında Euromos’a döndüğü düşünülmektedir. Euromos, Perslere karşı kurulan Atina’nın önderliğindeki Attika-Delos Deniz Birliğine vergi veren şehirlerin listesinde yer almaktadır. 

MÖ 221-179 yılları arasında Makedonya Kralı V. Philippos’un işgaline, MÖ 167’de kuzeyinde yer aldığı Mylasa (Milas)’nın işgaline uğramıştır. Bu işgalden Rhodos sayesinde kurtulan kent daha sonraları Mylasa ile ittifak yapmak durumunda kalmıştır. Bu ittifaktan memnun kalmayan komşusu Herakleia, Euromos’a saldırmış ve kentin önemli mallarına el koymuştur. 
Euromos antik kentinin ismi Karya’yı içeren kaynaklarda çok sık geçmiş olup Mylasa’dan sonra yörenin en önemli kenti olarak kabul edilmektedir. 

Kent, bastırdığı ve üzerinde Zeus’un resmi olan sikkelerle adını yaygın biçimde duyurmuştur. Kaunos kazı çalışmalarında Euromos kentine ait olan sikkelere rastlanmıştır. Roma İmparatorluğu sırasında Euromos sikke basmaya devam etmiştir.

Euromos’un günümüze ulaşan en önemli kalıntısı Tanrı Zeus’a adanmış, sağlam ve Anadolu’daki benzerlerinden çok daha estetik görünümlü Zeus Tapınağı’dır. Bir tepenin eteğinde bulunan tapınağın MS 2. yüzyılda Roma İmparatorluğu döneminde yapıldığı hesaplanmaktadır. Anadolu’nun en iyi korunmuş tapınaklarından olan Korint tarzındaki mabedin sütunlarından 16 adedi sağlam olarak hala ayaktadır. Bundan dolayı kent, yöre halkı arasında “Ayaklı” olarak anılmaktadır. Sütunların üzerindeki kitabelerde tapınağın yapımına para yardımında bulunanların isimleri yazılıdır. 
1970’li yıllarda Zeus Tapınağı çevresinde kazı ve restorasyon çalışmalarına başlanmış, ancak bitirilmeden etkinliklere son verilmiş ve daha sonra devam edilmemiştir. 

Tapınağın batı yönündeki tepede yamaçları dolaşırsanız kenti kuşatan sur kalıntılarına rastlayacaksınız. 
Kentin tiyatrosu, ovanın hemen üzerindeki yamacın girintisi içinde, kuzey doğuda yer almaktadır. Oldukça harap durumda olan yapının etrafı zeytinlikle çevrilidir ve oturma kademelerinden sadece beş sıra görülebilmektedir. 

Geniş bir alana ve karayolunun her iki yanına yayılan antik kent kalıntıları, gün ışığına çıkıp ziyaretçilerine tarihi şölen sunabileceği günlerin özlemini çekiyor sanki.

Yaşam | Outdoor

Türkiye

Seyahat

Kültür